Üniversitemizin Kariyerimdeki Önemi: 2010 yılında Düzce Üniversitesi İşletme Bölümünü kazanarak Fakültemizin ilk lisans öğrencilerinden biri olduğum için gurur duyuyorum. Lisans ve Yüksek Lisans eğitimim için 8 yıl bulunduğum Düzce Üniversitesinin kariyerime olan katkısı kuşkusuz çok büyük bir öneme sahip. İşletme Fakültesi ve Sosyal Bilimler Enstitüsünde çok kıymetli hocalarımızın bizlere olan ilgisi, katkısı, desteği, aktardıkları tecrübe paylaşımları ve kazandırdıkları bilimsel çalışma disiplini ile hem iş hayatında hem sosyal hayatta gereken bilgi, birikim, beceri ve sosyal ilişki düzeyimizi yadsınamaz düzeyde geliştirerek mezun olduk. “Değer Üreten Üniversite” sloganı için değer üreten öğrenciler olabilmesi gerektiğine inanarak kendimizi sürekli geliştirmeye çalıştık. Kariyer yolculuğumun her aşamasında kıymetli hocalarıma danıştım, bundan sonrada danışmaya devam edeceğim.  Başta Tez Danışmanım Çok Kıymetli Sn. Doç. Dr. İstemi Çömlekçi hocamın ilgili olduğum finans alanıyla ilgili değerli yönlendirmeleri, aktardığı tecrübeleri ve verdiği danışmanlığı ve Düzce Üniversitesinin bizlere kattığı değerler için tüm paydaşlara teşekkürlerimi sunarım.

Mezunlara Verebileceğim Tavsiyeler: Hiçbir şey için geç olduğunu düşünmeden ve sürekli kendinizi geliştirebilmek için çalışın, mücadele edin ve mücadeleyi hiçbir zaman bırakmayın. Belki ilk denemenizde belki beşinci denemenizde başaracaksınız. Ama dördüncü denemeden sonra denemeyi bırakırsanız başarıyı elde edemeyeceksiniz. Bu hayatın her alanında geçerli bir olgu. Başarısızda olabiliriz, olabilirsiniz. Ama başaranların denemeye devam edenler olduğunu unutmayın. Küreselleşen dünyada yabancı dil bilmenin elzem olduğunu bilin ve muhakkak yabancı dil öğrenin. Dil öğrenemeyeceğim, konuşamayacağım algısını kırarak ilk fırsatta yabancı dilinizi geliştirmek için elinizden geleni yapın. Çalışmak istediğiniz alanla ilgili daha mezun olmadan hangi becerilerin istenildiğini, hangi programlarının kullanıldığını, hangi sertifikaların istenildiğini araştırın ve kendinizi bu yönde hazırlayın. Ve günümüzde en önemli şeyin sosyal sermaye olduğunu unutmayın. Kariyer etkinliklerine katılın. Tanışmaktan, konuşmaktan çekinmeyin. Çünkü hayatın karşınıza hangi fırsatları nasıl çıkaracağı hiçbir zaman belli değil. Ve en önemlisi hiçbir zaman ben tamamım, ben oldum, benim artık daha öğrenecek bir şeyim kalmadı demeden kendinizi sürekli geliştirmeye çalışın. Asla vazgeçmeyin. Ve son söz olarak unutmayın ki; “İlmin başı soğandan acı, sonu ise baldan daha tatlıdır”.